Denizci Ressamlar: İbrahim Efendi

Denizci Ressamlar: İbrahim Efendi

İstanbul’un Koska semtinde doğan İbrahim Efendi 1853 yılında dünyaya gelmiştir. Bahriye mektebinde okudu. Daha sonra Harbiye sınıfına dahil oldu. Mülâzım rütbesini alarak subay oldu. Donanmaya bağlı olan zırhlı Orhaniye gemisinde çalışmaya başladı. Denizci ressamlar arasında yer alan usta burada güzel resim yapmasıyla da adından söz ettirmiştir. 

1800’lü yıllara kadar Türk toplumunda minyatür sanatı ön plana çıkmıştır. Plastik sanatlar içerisinde bulunan çağdaş resim gelişmemiştir. Önemli bir ilerleme göstermeyen resim sanatı toplum hayatının vesikası niteliğindedir. Fotoğraf sanatı gelişene kadar resim çizilerek toplum hayatı anlatılmıştır. Topluma hâkim olan kültür ve yaşayış tarzının gösterilişi resim ile mümkün olmuştur. İsmail Hakkı Bey ve Fahri Kaptan gibi isimler, ülkemizde de resim sanatının gelişmesinde öncü olmuşlardır. Bahriyeli ressamlar arasında yer alan İbrahim Efendi de Türk resminin gelişmesine katkı sağlamıştır. 

Bahriye, çağdaş ressamlar yetiştirmiştir. Bahriye ortamında zamanın ötesinde bir entelektüel anlayış hakimdi. 19.yy’a gelindiğinde modernleşme adımları hız kazandı. Mühendishane-i Bahri Hümayun'un bünyesine resim dersi verilmeye başlandı. Modernleşme adına müfredata dahil edilen bu dersler, resim sanatının gelişmesinde önemli rol oynamıştır. Türk resim tarihinin bilinen öncü eserleri bu kurumda eğitim alan kökenleri asker olan asker subaylar tarafından verilmiştir.

Türk gemici resim sanatının önceleri arasında Kaptan-ı Derya Ahmet Vesim Paşa, Seyit Ali Efendi, Fahri Efendi vardır. Ayrıca İsmail Hakkı Bey, Hüsnü Tengüz, Haydar Reis, Halit Naci ve Mehmet Ruhi Arel gibi isimlerle birlikte İbrahim Efendi de yer almıştır. İbrahim Efendi, Haddehane Şakirdan kışlasında öğretmenlik görevinde yer almıştır. Yaptığı güzel resimler sonucunda yeteneği keşfedilmiştir. 

Yaptığı resimlerle deniz fabrikalarında verimli olacağı düşünülmüş ve bu amaçla da kendisine önemli görevler verilmiştir. Uzun yıllar boyunca Deniz Fabrikaları Resimhanesi’nde ressam olarak çalışmıştır. Rütbe olarak binbaşılığa kadar yükseltmiştir. Ulaştığı bu rütbede bir süre daha çalışmaya devam etmiştir. Daha sonra emekli olarak Bahriye’den ayrılmıştır. İbrahim Efendi ömrünü hem denizlere hem de resimlere adamış son derece önemli bir isim olmuştur. Yaptıkları ile de ölümünden sonra bile anılmaya devam etmiştir.